Kuş Bakışı Piyasalar'da 8 Eylül haftası
Kıymetli metallerde göz alıcı bir yükseliş yaşanıyor. Bu sabah ons altının fiyatı US$ 4.179, ons gümüşün fiyatı US$ 53,50 seviyesini aşarak rekor seviyelerine ulaştı. Bu seviyelerden bir miktar düzeltme hareketinin geldiği görülürken, bu satırlar yazılırken yılbaşından beri ons altındaki artış yaklaşık %57, ons gümüşteki yükseliş de %80 oldu. Yükselişte, birçok unsurun aynı anda bir arada ortamda olması etkiliydi. Merkez bankalarının rezervleri içindeki altının payını artırmaları ve istikrarlı şekilde alımlara devam etmeleri, büyüyen ETF’lerin altın pozisyonlarını artırması, Fed’den faiz indirimi beklentileri, ticaret gerginlikleri, süregelen jeopolitik ve siyasi riskler, güvenilir liman arayışındaki yatırımcılar için alternatif eksikliği bu nedenler arasında sayılabilir.
Yatırım aracı olmasının yanı sıra endüstriyel metal özelliği taşıyan ons gümüşteki hareketlerin ons altına göre çok daha sert olabildiği biliniyor. Burada ons gümüşün, ons altına göre daha az likit bir metal olmasının etkisi de var. Ons gümüşteki son yükselişte, ons altındaki dinamiklerin yanı sıra spot piyasadaki daralmanın önemli rol oynadığı söylenebilir. 7 Ekim’den beri ons altındaki yükseliş %3 iken, ons gümüşteki yükselişin %9 civarında olmasında bu daralmanın payı var.
Tarihi olarak adlandırılan Londra’daki “kısa pozisyon sıkışması”nın yoğunlaşması nedeniyle ons gümüşteki yükseliş son günlerde çok belirgin hale geldi. Kısa pozisyon taşıyan yatırımcılar, Londra’daki likidite eksikliği nedeniyle fiziki gümüş bulmakta zorlanırken, pozisyonlarını kapatabilmek için çok yüksek faiz ödemek durumunda kalıyor. Orta vadede daha sağlıklı ve istikrarlı fiyat artışlarının görülebilmesi açısından kısa vadede anlamlı bir düzeltme hareketinin gelip gelmeyeceği bugünlerde akıllardaki en önemli sorular arasında yer alıyor.
Çin’in nadir toprak minerali ihracatına kısıtlama getirmesinin ardından 10 Ekim’de ABD Başkanı Trump’ın 1 Kasım’dan itibaren Çin ithalatına %100 ek gümrük vergisi getireceğini açıklaması, ABD borsalarında sert satışlara neden olurken, S&P 500 endeksi %2,7 ile son altı ayın en büyük düşüşünü yaşadı. Ancak Trump’tan hafta sonu Çin konusunda yumuşama sinyalleri gelirken, her iki ülkenin ticaret müzakerelerini sürdürme yönünde istekli görünmesi, ticaret gerginliğinin dozunun azaldığını düşündürdü. Orta Doğu’daki gerginliğin nispeten yatışmaya başlaması ve yapay zekâ hisselerindeki artış da 13 Ekim’de ABD borsalarındaki toparlanmada pay sahibiydi.
ABD’de federal hükümetin kapanmasının üçüncü haftasına girerken, hükümetin yeniden açılmasını sağlayacak bir anlaşmaya henüz yaklaşılmadığı anlaşılıyor. Verilerin açıklanmayacağı bir ortamda, ABD’de bu haftanın öne çıkacak başlıkları, büyük yatırım bankalarının yayımlayacakları ve iyi gelmesi beklenen üçüncü çeyrek bilançoları ile Çarşamba günkü Fed Bej Kitap olacak. Bugün ABD’de JPMorgan Chase, Citigroup, Wells Fargo, Goldman Sachs ve varlık yöneticisi BlackRock bilançolarını açıklayacak. 15 Ekim’de Morgan Stanley, Bank of America ve ASML bilançolarını yayımlayacak.
Dün başlayan ve 18 Ekim’e kadar sürecek olan IMF’nin ve Dünya Bankası’nın yıllık toplantısına G7 ve G20 ülkelerinin maliye bakanları ve merkez bankası başkanları katılacak. Bugün IMF’nin Küresel Ekonomik Görünüm raporu yayımlanacak ve Fed Başkanı Powell konuşacak. Perşembe günü ise ECB Başkanı Lagarde’nin konuşması takip edilecek. 15 Ekim’de açıklanacak ABD Eylül ayı TÜFE verileri, federal hükümetin kapanması nedeniyle 24 Ekim’de yayımlanacak. Euro Bölgesi’nde 15 Ekim’de sanayi üretimi ve TÜFE verileri açıklanacak. İngiltere’de Perşembe günü sanayi üretimi verileri yayımlanacak.
Fransa’da Cumhurbaşkanı Macron’un istifa eden Lecornu’ya yeniden hükümeti kurma görevi vermesi, erken seçim düşüncesinin şimdilik geri plana itilmesine neden oldu. Ancak bütçe konusu Fransa için kritik olmayı sürdürüyor. Japonya’da LDP’nin yeni lideri Takaichi’nin, 15 Ekim’deki parlamento seçimlerinde Japonya’nın başbakanı olması bekleniyor. Koalisyon partisinin destek vermeyeceğini açıklaması ise, yeni hükümetin kurulmasının gecikebileceğini düşündürüyor.
Yurt içinde Hazine bugün, 13 Ekim 2027 ve 5 Eylül 2035 vadeli sabit kuponlu tahvil ihraçları yapacak. 17 Ekim’de TCMB, Piyasa Katılımcıları Anketi’ni yayımlayacak. Aynı gün gece yarısı kredi derecelendirme kuruluşu S&P, Türkiye hakkında değerlendirmesini açıklayabilir. S&P Türkiye’yi, “BB-” kredi notuyla ve “durağan” kredi notu görünümüyle değerlendiriyor.
Not: “Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.”